Dün gece Zorlu Center PSM’de 26 Ekim’e dek sahnelenecek Beauty and the Beast müzikalinin ilk gösterimini izledik.
Rengarenk kostümler, muhteşem bir koreografi, yetenekli müzisyenler, danslar, konfettiler, görkemli bir dekor ve ışıklar eşliğinde insanın dış görünüşünde değil içinde gizli gerçek güzelliği öven büyülü bir masalın içinde bulduk kendimizi.
Güzel ve Çirkin çocukken en sevdiğim masaldı benim. Hikayeye hepiniz az çok aşinasınızdır. Güzeller güzeli Belle kasabanın en yakışıklı gencinin evlenme teklifini reddeder; kibiri yüzünden kara bir büyüyle korkunç bir yaratığa dönüşen ve herkesin korktuğu prense aşık olur. İkisinin de içten gelen koşulsuz sevgisi kara büyüyü bozar ve sonsuza dek mutlu yaşarlar.
İç güzelliği, dış görünüşün ve kusurların altında yatan insancıl duyguları öven bu masalın verdiği tek öğüt bu değil tabii. Küçük bir kasabada babasıyla yaşayan Belle kitaplara çok düşkün güzel mi güzel bir genç kız. Kasabanın en yakışıklı genci ona aşık ama Belle diğer kızların aksine evlenmek değil kitaplarda okuduğu uzak diyarları tanımak daha çok okumak hayal kurmak istiyor. Ve tabii bir de aşık olmak. Sırf bu yüzden özellikle ergenlik çağındaki kızınızı oğlunuzu getirin bu oyuna. Televizyondaki evlilik programlarını, niteliksiz yapımları izleyeceklerine verdiği mesaj bakımından en nitelikli masallardan birinin eğlenceli, dinamik ve dev bir prodüksiyonla hayata geçmesini izlesinler.
Sahnede 20. yılının şerefine turnede olan ödüllü müzikal Beauty & The Beast kalbinizi ısıtacak, ışıklar açılmadan göz yaşlarınızı silmek için acele etmenize sebep olacak, sadece çocukların değil herkesin zevk alacağı esprili, güzel bir prodüksiyon. Bilet almak için: http://www.zorlucenterpsm.com/tr/beauty-and-the-beast
Bu arada Zorlu Center PSM’de ilk defa bulundum. Çok güzel bir salon olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Mimarı Emre Arolat’tır. Ben de kendisinin yanında -hatta Zorlu projesi sırasında- bir süre staj yapmıştım. Bu güzel salon içinde oyun izlemek ekstra keyifliydi benim için.