korku

Sonra çok zor kilo veriliyor diye 25 yaşına fit gireyim diye bir takıntım vardı. Hiçbir zaman çok zayıf bir kız olmadım ama geçtiğimiz seneye kadar sağlıklı bir görüntüm vardı ve fit’tim. Ara ara kilo alsam da biraz dikkat edip kolayca verebiliyordum. 25 yaşına girdiğim sıra değişen alışkanlıklarım, seyahatler falan derken korktuğum başıma geldi ve kilo aldım. Nasıl sağlıklı kilo verilir konusunda uzman değilim, üstelik bu konuda bildiklerimi uygulayacak istikrarı da pek gösteremediğimden istediğim kiloya halen inemedim. Ama nasıl sağlıksız bir şekilde kilo alınır çok iyi biliyorum. Ben ettim siz etmeyin diye şimdi size o süreci anlatayım.

İlk etapta nasıl kilo aldım?

Bu noktada 25 yaşına gelmemi bahane edebilir miyim bilmiyorum çünkü etrafımda yaşıtım olup birden kilo alan arkadaşlarım olduğu gibi hayatlarına fit devam eden arkadaşlarım da var. Eskisi gibi ne yesem yakamadığım, dikkat etmem gereken yaşlarda olduğumu kabul edin ama. Eskisi gibi yiyen arkadaşlarım benim gibi giderek semirdiler, dikkat edenlerse hayatlarına normal siklette devam ediyorlar. Benim için en büyük etken hayat tarzımdaki değişiklik oldu.

Mezun olmamla beraber, sabahları erken kalktığım ve okuldan sonra haftada en az 3 gün spora gittiğim, voleybol oynadığım, disiplinli lise ve üniversite yıllarım geride kaldı. Hayatım da değişmeye başladı. Arkadaşlarımın hepsi üniversite bitince birer işe girip düzenlerini devam ettirdiler. Ben hiç planlamadan ve nereye gideceğini bilmeden ‘blogger’ denen bir şey olmuştum. ‘Gerçek’ bir işe girecek miydim, ailemle yaşadığım evden taşınıp kendi evimi tutacak mıydım… Tüm bunlar muallaktaydı benim için. İlk ve en büyük hatam bu sebeple spor üyeliğimi yenilememek oldu.

Sabahları erken kalkıp gitmek zorunda olduğum düzenli bir işim de olmayınca çalışma saatlerim geceye kaymaya başladı. Uzunca bir süre her gece bir arkadaşımla oturup cizenbayan.com üzerinde çalıştık. Gece geç saatlere kadar oturup sabah geç kalkmak insan metabolizması için çok kötü bir şey. Kilo almanın başlıca sebeplerinden. Bir de kuru kuruya oturmuyorsun tabii. Geç saatlerde yenen yemekler ekstra kalori points olarak hanenize yazılıyor, göbek ve basen bölgesinde gözle görülür bir hal alıyor. Bu yemeklerin ev yemeği değil fast food oluşu ise olayı koparıyor zaten.

Tüm bunlara bir de yine sabah erken kalkıp gidilecek bir işim olmadığından haftada 3’e hatta 4’e çıkan gece hayatını ve alkol tüketimini de ekleyince kendi kaçınılmaz sonumu da hazırlamış oldum.

mojito

Kilo almaya nasıl devam ettim?

Mezun olduğum Eylül ayı ile 25. yaşıma gireceğim Ocak ayı arasındaki 5 aylık süreçte yukarda saydığım hareketsizlik, düzensiz uyku, düzensiz beslenme ve alkol sebebiyle kaçınılmaz olarak aldığım kilolar kıyafetlerime giremememe yol açtı. Kısa boyum, minyon yapım, ince el ve ayak bileklerim sayesinde ve kış aylarında olduğumuz için basit bir iki trick’le saklayabildiğim kilolarımı annem dışında kimse farketmedi. Kime kilo aldım, dikkat ediyorum desem manyak mısın dediler bana. Üstelik tartıya bakarak söylemiyordum kilo aldığımı, dedim ya kıyafetlerim olmuyordu.

Ocak ayının sonunda Karatay diyetine, Şubat ortasında spora, Mart başında ise sadece 3 seansta kafasını mermerlere sürtmek isteyecek kadar nefret ettiğim bir diyetisyene gitmeye başladım. Tüm bunların ortak noktası kestane kebap acele cevap almak istemem oldu. Sabretmedim. Biraz birini biraz ötekini denedim. Sonunda hepsinden vazgeçtim. Ne yaptım ne ettiysem olmadı, kilo vermeye çalışırken daha çok kilo aldım.

Aslında süper bir mantığı olan ve istediğim kiloya düşünce kilomu korumak için mutlaka ilkelerine bağlı kalacağım Karatay diyetine, en başta yasakladığı şey karbonhidrat olduğu için bolca pizza ve makarna yediğim 2 haftalık İtalya seyahatimde veda etmiş oldum. Yemeğe de düşkünüm bu arada, iştahlıyım. O da gözlerden kaçmasın.

karbonhidrat

Söz konusu diyetisyene İtalya seyahati dönüşü annemin ‘bu iş böyle olmayacak’ müdahaleleriyle başladım. Bu süreçte motivasyon ve iletişim çok önemli. Bense diyetisyenimi öldürmek istiyordum. Sadece 4 kilo verebileceğimi (4 ayda), eski kiloma inemeyeceğimi falan söyleyip moralimi bozdu. Kadın işin sağlık tarafındaydı ve belki de haklıydı ama benim akıl sağlığım tehlikedeydi. Çok paragöz olduğunu düşünüyordum bir yandan da. Bana bir diyet listesi verdi ve sonra haftada bir kontrole gitmemi istedi. Sadece beni tartıp diyetine devam et dediği seansların her biri 200 lira tutuyordu. 3. seanstan sonra arkama bakmadan uzaklaştım.

Üniversite bittikten sonra uzun bir süre ara verdiğim spor maceram da çok uzun sürmedi. Bu iş motivasyon meselesi. Evime yakın diye kayıt olduğum, yerin altındaki güneş görmeyen spor salonumu sevemedim. Yürüyüş bandında bir saat boyunca aynaya ya da duvara bakarak koşmak için evden çıkamıyordum.

Bu süreçte sadece vücut ölçülerim değil işlerim de büyüdü.  cizenbayan.com bitti. Gittiğimde oranın meşhur nesi varsa ‘mutlaka’ denediğim seyahatler, birbirinden güzel kokteyl ve aperitiflerin gözüme gözüme sokulduğu lansmanlar, basın gezileri, davetler derken şiştim de şiştim, şiştim de şiştim.

gez

Neden kilo veremedim?

Öncelikle psikolojim bozuldu. Ciddi anlamda. Kafayı kiloma taktım. Bir müddet boyunca tek konuştuğum şey bu oldu. İnsanlar önceden zayıf olduğumu anlasınlar diye sürekli ‘çok kilo aldım’ diyordum sanki, nasıl bir kafaysa artık bilemiyorum. Kilo vermek gerçekten psikolojik bir süreç aynı zamanda. Sabırlı olmayı, pes etmemeyi gerektiriyor. Ben her hafta pes edip sonra tekrar sıkı diyetlere başlıyordum.

Sabahları bir adet esmer şekerli bir Americano, öğlen domates, peynir, salatalık haşlanmış yumurta, akşamsa ızgara tavuk veya ton balıklı yağsız bir salata’dan oluşan iki haftalık şok İsveç diyeti gibi diyetler uygulayıp ara ara bi miktar incelsem de tam istediğim sonuca hiçbir zaman ulaşamadım. Zaten bu diyetler sağlıksız ve vücudun yağ / kas dengesi üzerinde de olumlu etkileri yok.

Sürekli deneyip bıraktığım diyetler vücudumun kilo vermeye karşı direncini arttırdı. Bir de bu lanet diyette olma psikolojisi yüzünden, diyeti ne zaman bozsam ‘battı balık yan gider’ kafasıyla normalde bile yemeyeceğim şeyler yedim. Sanki diyeti bir kere bozunca ondan sonra yediklerin sayılmıyormuş gibi… Sırf bu psikoloji yüzünden diyet yaparak başladığı kilonun üzerine çıkan ilk insan ben değilim, son da olmayacağım biliyorum.

oha

Kilo almama ve sonrasında verememe sebep olan şeyleri şöyle özetleyebiliriz:

  • Düzensiz uyku, geç yatıp geç kalkma, geç saatlerde yenen yemekler
  • Düzensiz ve sağlıksız beslenme, lanet olasıca iştah, alkol
  • Hareketsizlik
  • Sürekli başlanıp bırakılan genellikle sağlıksız ve sıkı diyetler
Yazının şimdiye kadar olan kısmı ben ettim siz etmeyin kısmıydı. Bundan sonrasındaysa da çıkardığım dersler sonrası ne yapmaya karar verdiğimi anlatacağım.

Aslında ne yapmak lazım?

Tabii ki, yukarıda saydıklarımı yapmamak ve kilo almamak lazım. Spor ve düzenli beslenme bu işin anahtarı, herkesin de bildiği gibi. Ama dünyanın bin türlü hali var: Allah korusun bir kaza olur birkaç ay yatmanız gerekir, bir sağlık sorunu olur ve kilo alabilirsiniz. E bu iş biraz da genetik, yani bünye meselesi.

Benim tecrübelerimden çıkardığım şey şu: Belirli bir yaştan sonra sadece spor veya sadece diyetle kilo verilmiyor. İkisini de hayattan keyif almaya devam edecek şekilde bir düzene oturtmak lazım. Verilecek kilo 20-30 falan değilse diyetisyene gidip para harcayıp kendinize işkence etmek yerine kendinizi disipline edin. (ya da iyi iletişim kurabileceğiniz, belki danışmanlık alabileceğiniz bir diyetisyene gidin). Kızartmalardan, şekerli, unlu ve nişastalı yiyeceklerden uzak durmak bile yeterli olabilir. Karbonhidrat tüketiminizi minimuma indirin. Ev yemeği yemeye çalışın. Diyet yaparken de çok güzel şeyler yemek mümkün ayrıca.

Mesela düzensizliğin düzenim olduğunu kabul ettim ben. Saatlerimi kendim belirliyorum. Erken kalkmaya, geç yatmamaya uykumu düzenlemeye çalışıyorum. O sevmediğim spor salonu yerine kulaklığımı takıp 1 saat tempolu yürüyüş yapıyorum sahilde. Şimdi bir de haftada 3 gün Pilates’e başladım. Pilates’ten çok keyif alıyorum. Siz de mesela danstan zevk alıyorsanız dansa gidin ya da ne bileyim keyif alacağınız bir aktiviteyi hayatınıza dahil edin.

375708 10150925724811572_1027241616_n-1

Çok sıkı, sonrasında kazara bozduğum an yemeklere saldıracağım bir diyet yapmıyorum. Yediklerime dikkat ediyorum ve düzgün saatlerde yemeye çalışıyorum. Hafta içleri daha çok dikkat edip hafta sonları kendime biraz esneklik tanıyorum. Arada kaçamaklar yaptığımda ertesi gün dengeleyecek şekilde biraz daha çok dikkat ediyorum. Alkol almamaya çalışıyorum. Arada bütün arkadaşlarım içerken ben de beyaz şarabın içine soda koyduruyorum. Çok sevdiğim bir arkadaşımın taktiği. Daha hafif oluyor.

Arabamı sattım. Bahara doğru bir bisiklet alıp en azından Anadolu Yakası’nda gideceğim yerlere bisikletle gitmeyi planlıyorum. Çok sık tartılmıyorum. Hemen sonuç almayı beklemiyorum çünkü. Yavaş yavaş ama tam forma girmek istiyorum. Bakalım. Umarım yaza sağlıklı halime kavuşur, eski kotlarımın içine girerim :) Sizin de önerileriniz varsa dinlerim.

(18 Ekim 2013): Diyet yapmadan nasıl 10 kilo verdim. Okumak için: http://cizenbayan.com/blog/364-diyet02

 

nevvare

nevvare

Sonra çok zor kilo veriliyor diye 25 yaşına fit gireyim diye bir takıntım vardı. Hiçbir zaman çok zayıf bir kız olmadım ama geçtiğimiz seneye kadar sağlıklı bir görüntüm vardı ve...

naci bey

2012 biterken

2012 biterken

Sonra çok zor kilo veriliyor diye 25 yaşına fit gireyim diye bir takıntım vardı. Hiçbir zaman çok zayıf bir kız olmadım ama geçtiğimiz seneye kadar sağlıklı bir görüntüm vardı ve...

04 blog-bfc1afa6e7

YORUMLAR

Şu an hiç yorum yok.

YORUM EKLE

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir